Uydumuz “Ay” hakkında 10 Eğlenceli Gerçek
2014/06/moon-600x370.jpg
Sürekli bir hareketin olduğu, ancak çoğunlukla da  maalesef olumsuz eylemlerin olduğu ülkemizde, genelde başlar aşağı doğru eğik bir gazete  veya yatay konumda bir TV- bilgisayar ekranına doğru bakmakta. Oysa başımızı yukarı doğru kaldırdığımızda birçok ilginç ve büyüleyici olabilecek çıplak gözle dahi bazılarını  görebileceğimiz objeler var. Bugünün tarihi olan 13 Haziran 2014 örneğin Ayımızın dolunay evresinde olduğu bir konumda. Belki şaşıracaksınız ama aslında gözlem için uygun bir zaman değil ama gene de  hadi şimdi biraz başımızı yukarı kaldıralım ve aşağıdaki bilgileri hem gözlem yaparak hem de paylaşarak hafta sonu için bir Ay-Gözlem partisi yapalım. Dünyamıza en yakın komşumuz,  harika bir yer olan [...]
Bir İnsan Kaynakları (İK) Yöneticisi Gerçekte Ne Yapar?
2016/01/ik-st-654.jpg
Bu soruyu önce bir İK yöneticisi uygulamada ne yapıyor diye yanıtlamaya çalışayım. 2000 yılların başı itibari ile pek çok kurumu kapsayacağını tahmin ettiğim, iş başındaki bir İK yöneticisi için şu resmi görmek mümkün:  En kısa sürede boşalan pozisyon ya da büyüyen organizasyon ihtiyacı için adam bulur, Patronun işe yaramaz dediği ve “siz bir türlü bu adamları çıkartamıyorsunuz” dediği durumlara kılıf uydurmaya çalışır. En az kaynak harcayarak hatta mümkünse harcamayarak personeli geliştirmeye çalışır. Olabilecek çalışma bakanlığı teftişlerine daima hazırdır ve asla ceza yememeye çalışır. Personelin ne [...]
Doktora derecesi (Ph.D.) ne anlama gelmektedir? Ne kadar önemlidir?
2014/04/12-600x370.jpg
Hem doktora yapmak isteyenlere hem de bilimsel araştırmaların ne demek olduğunu anlamak isteyenler için akıl dolu ve basit bir şekilde anlatılmış mükemmel bir açıklama. Bununla birlikte doktora sahibi - bir uzmanlık bilgisi - olanlara da büyük resmi kaçırmamalarını, bir anlamda 6 numaralı kuralı unutmamaları hatırlatan keyifli bir uyarı. Matt Might, Utah üniversitesinde görevli bir bilgisayar profesörü. Aşağıda ilk okul döneminden başlayarak eğitimini doktora (PhD) seviyesine kadar çıkarmanın tüm insanlık bilgisi içinde ne anlama geldiğini gösterilmiştir. Hadi bu bir düzine resimden oluşan illüstrasyonu tek tek okuyalım: 1. Tüm insanlık bilgisinin bir çember içinde olduğunu hayal edin:
Değişebilir miyiz? TA3
2016/01/change-231.jpg
TA ile ilgili ilk iki yazı da Harris’in kitabından kendimce gördüğüm önemli bölümleri alıntılayarak yaklaşımı aktarmaya çalışmıştım. Eğer ilk iki  yazıyı okuduysanız bu yazı onların meyvelerini toplamak için yazılmıştır. Bu yazı ile temel kavramları ve gerekçelerini aktarmaya çalıştığım TA analizinin yaşamımızda bize nasıl yardımcı olabileceğini açıklamaya çalışacağım. Buradaki önemli soru, yazını başlığındaki sorudur: değişebilir miyiz? Bunu yapabilmenin yolu üç var oluş biçimi ya da EGO durumları arasında geçen transaksiyonların analizini yapabilmek ve özellikle Yetişkin ’de kalmayı tercih etmektir. Ama önce gelin üç var oluş biçimi olan Ebeveyn, Çocuk ve Yetişkin ‘inin (EÇY) özelliklerini bir hatırlayalım.
Dört Yaşam Pozisyonu - TA2
2016/01/iamok-321.jpg
Transaksiyonel Analiz (TA) yazı dizisinin ilkinde temel kavramları ve önemini açıklamaya çalışmıştım. Bu yazı ile de ilk yazıyı tamamlayan ve hayata dair çok önemli bir bakış açısı kazandıran dört temel yaşam pozisyonunu gene aynı kaynaktan özetleyerek aktarmaya çalışacağım.  Bu yazıyı daha da kolay okuyacağınızı tahmin ediyor ve umuyorum. Yaşamının çok erken çağında, her çocuk  “Ben OK (YETERLİ/ DEĞERLİ) DEĞİLİM” sonucuna ulaşır. Anne ve babası ile ilgili olarak ise “SEN OK ‘SİN (YETERLİSİN / DEĞERLİSİN)” sonucuna varır. Yaşamı boyunca içinde yaşadığı dünya ve kendisine bir anlam verebilmek için göstereceği çabalardan ilki budur. “BEN OK DEĞİLİM – SEN OK ‘SİN” pozisyonu yaşamının [...]